Dirilis : Ertugrul Turkish Criticism (Turkish Post)

Tekden Film‘in üstlendiği yapım, Mehmet Bozdağ tarafından kaleme alınıyor. Dizinin öne çıkan bir çok eksikliği olsa da diyalogları, milli benliğimize dokunuşları keyif verici. Birinci sezonunu tamamladığımızda öne çıkan temel soru bütçe konusu olmasıdır. Düşük bütçesiyle maalesef istenilen ve arzulanan bir görsel şöleni bize sunamıyor. Son dönemlerde TRT’den gelen muhteşem diziler ise TRT’ye olan bakış açımı oldukça değiştirdi. Özellikle “Leyla ve Mecnun” dizisi gibi yapıtlar sektörün geleceği için ciddi umut verici yapıtlar olarak durmakta. İMDB’de ise ilk 10 arasına giren Leyla ve Mecnun dizisi, ilk sıranın hayal olmadığını gösterdi.

Fakat ilk sıra için şu bariz belli ki insanları şaşırtmak gerekir. Bunu da en güzel “Bilim Kurgu” filmleri ile gerçekleştirilebiliyor. Mitoloji ve Bilim Kurgu unsurlarını birleştiren Game Of Thrones, dizi dünyanın gelmiş geçmiş en iyi televizyon serisi ünvanını taşımasından anlayabiliriz. Diriliş Ertuğrul dizisinde kendi geçmişimize olması gerektiği gibi bir bakış açısı gerçekleştiriyoruz. Fakat dizinin her kademesine etki eden önemli bir durum var ki o da bütçe hususudur. Bütçenin ciddi derecede artırılmaya ihtiyacı vardır. 2. sezonda çok daha ciddi bir yapım ile karşımıza gelmelerini temenni etmekteyim.

Tahirsel Yanılmalar da Mevcut

Ünlü Osmanlı ilk dönem tarihçileri(vakanüvisleri)Aşıkpaşazade ve Neşri, Ertuğrul Gazi’nin babasını şecerelerine Süleyman Şah olarak kaydetmişlerdir. İlk Osmanlı tarihçilerinden Ahmedî, Enverî ve Karaman da Ertuğrul’un babasının Gündüz Alp olduğunu belirtmişlerdir. Bu tartışma uzun bir süre iki tarafın da birbirine üstünlük sağlayamaması şeklinde devam etse de Osman Bey dönemine ait bulunan bir sikke tüm dengeyi değiştirmiştir. Zira sikkenin üzerinde “Osman b. Ertuğrul b. Gündüz Alp” yazılıdır. Yani Gündüz Alp oğlu Ertuğrul oğlu Osman! Bu tarihten itibaren tarihçiler Gündüz Alp’in Ertuğrul’un babası olduğuna kesin gözüyle bakmaktadırlar…

Savaş Sahnelerine Bakış

Sevgili Mehmet Bozdağ’ın bildiğim kadarıyla ilk ciddi dizi serüveni. Yazarlığını yaptığı dizi de diyalog akışlarını güzel kordine etmişe benziyor. Yönetmenlik koltuğunda oturan Metin Günay’ın ise hakkını verdiğini belirtebiliriz. Fakat artık TRT’nin teknoloji ile tanışma zamanı geldi. Hala sıfır teknoloji ile zor sahneleri gögüslemeye kalkıyoruz. Gerekirse yurtdışından personel getirterek, teknolojiyi Diriliş Ertuğrul ile tanıştırmak lazım. Çünkü yapım ilk sezonuyla beklentileri en üst seviyeye çıkarttı. 2. sezonda çok daha önemli işler bekliyoruz.

Hollywood‘da kullanılan savaş malzemelerine bir göz atmaları iyi olur. En azından saplandığı zaman içerisine gömülen bıçak veya kılıç gibi malzemeler var bunlar temin edilebilir. Nitekim hep aynı şekilde savaş sahneleri gerçekleşiyor, bir süre sonra aynı şeyleri izlemek çok keyifli olmadığını belirtebilirim.

Diriliş Ertuğrul Yurtdışı Açılımı

Yurtdışında 60 ülkenin satın almak için başvuru yaptığını açıkladıklarından bu yana dizi üzerine beklentilerim katlarca arttı. Özellikle ilk aylarında dünyada en çok konuşulan 10 diziden biri olması ve ciddi bir İMDB puanı alması ki 10 üzerinden 9 rakamı herşeyi ilk anlarından çok daha farklı boyutlara çekti.
Eminim yurtdışında yayınladığı günden itibarende haylice sabit bir izleyici kitlesi elde edecektir.

Source : http://www.yivs.net/dirilis-ertugrul/